Bakırköy boşanma avukatı olarak belirtmek isteriz ki boşanma davalarında nafaka konusu önem arz etmekte olup nafakaya ilişkin sorularla çok sık karşılaşılmaktadır. Peki nafaka ne demektir? Hangi durum ve koşullarda nafaka gündeme gelmekte, nafaka miktarları nasıl hesaplanmaktadır? Kimler nafaka alabilir? Kimler nafaka alamaz? Tüm bu sorulara işbu makale ile cevap vermeye çalıştık.
Nafaka; Mahkemece dava sürecinde ve sonrasında tarafların ve varsa çocukların maddi olarak mağdur duruma düşmemeleri için belirlediği, bir tarafın diğer tarafa ödeyeceği maddi bedel nafaka olarak nitelendirilmektedir.
Nafaka çeşitleri şu şekildedir;
Tedbir nafakası boşanma davası devam ederken verilen bir nafaka türüdür. Tedbir nafakasını, Boşanma davası süreci devam ederken tarafların ve çocukların maddi olarak mağdur olmalarını engellemek amacıyla belirlenen bir nafaka türü olarak ifade etmek mümkündür.
Yargıtay'ın yerleşik kararları gereği, boşanma davasının açıldığı tarihten itibaren bağlanan bir nafakadır.
Tedbir nafakasının işlemeye başlama tarihi boşanma veya ayrılık davasının açıldığı tarih olarak belirlenmiştir. Tedbir nafakası boşanma davasında verilen hükmün kesinleştiği güne kadar da devam etmektedir. Nafakanın arttırılıp eksiltilmesi dava devam ederken ki sürece göre değerlendirilir. Tedbir nafakasını genellikle taraflar icra ile tahsil etmektedir. İcraya konulan bu kararın nafaka borçlusuna tebliği tarihi itibariyle 7 gün içerisinde ödeme gerçekleştirilmelidir. Ödeme gerçekleşmeyip karşı taraf 7 gün içerisinde ödeme emrine itiraz edip takibi durdurabilir. Ancak böyel bir durumda hemen itirazın iptali davası açılarak itirazın kaldırılması işlemlerine geçilmelidir.
Borçlu tarafın nafakayı ödememesi durumunda İcra İflas Kanunu, 3 ay tazyik hapsi öngörmüştür. Nafakayı ödemeyip üç aylık hapis cezasına çarptırılan borçlu, nafakayı ödemesi halinde ceza ortadan kalkmaktadır. Bu kişi aynı zamanda, hapis cezası uygulanmakta iken de nafakayı ödeyerek cezaevinden hemen tahliye olabilmektedir. Şu da unutulmamalıdır ki bu hapis cezası nafaka borcunun yerine geçmemektedir.
Tedbir nafakası, tarafların sosyal ve ekonomik düzeylerine göre belirlenir. Bu sosyal ve ekonomik düzey araştırması genellikle Mahkemece Kolluğa yazılan yazı ile öğrenilir.
Bu nafaka kısacası çocuk için verilen nafakadır. İştirak nafakası boşanma sürecinde çocukların mağdur olmaması için verilmektedir. Ebeveynler, çocuklarının tüm bakım ve diğer giderlerini karşılamakla yükümlüdürler. Velayetin anneye verilmesi durumunda babanın bakım yükümlülüğü ortadan kalkmaz. Bu tam tersi için de geçerlidir.
İştirak nafakasının miktarı çocukların ihtiyacı oranında belirlenecektir. Çocukların yaşları, eğitim giderleri ve sosyal yaşamları iştirak nafakasının miktarının belirlenmesinde çok etkilidir ve çocukların giderlerinin ne olduğu Mahkeme dosyasında ayrıntılı olarak açıklanmalıdır.
Nafaka davacı veya davalının sosyal ve ekonomik durumuna ve birtakım ihtiyaçlarına göre belirlendiğinden bu durum değişiklik gösterebileceği düşünülerek nafakaların artırılması azaltılması hatta kaldırılması düzenlenmiştir.
Tedbir nafakasında ki gibi burada da borçlu tarafın nafakayı ödememesi durumunda İcra İflas Kanunu, 3 ay tazyik hapsi öngörmüştür. Nafakayı ödemeyip üç aylık hapis cezasına çarptırılan borçlu, nafakayı ödemesi halinde ceza ortadan kalkmaktadır.
Öncelikle bu nafaka türü çocuklar için öngörüldüğünden tarafların çocuklarının olması gerekmektedir. Mahkeme, velayet kendisine verilmeyen tarafın, karşı tarafa belirli bir miktar nafaka ödemesine yani iştirak nafakasına hükmetmektedir.
İştirak nafakası, nafaka çeşitleri arasında anne ve babanın, çocuklara yönelik bakım yükümlülüğünden kaynaklanmaktadır ve bu nafaka tarafların ve çocukların bakım ve eğitim giderlerine yönelik olarak hesaplanmaktadır. Boşanma davasının sonrası için bağlanan nafakalar, boşanmanın üzerinden zaman geçtikçe tarafların sosyal ve ekonomik durumların değişmesiyle değişebilmektedir. İştirak nafakasına ilişkin olarak çocukların ihtiyaçları artabilmekte, çocuğun eğitim giderlerinde artış meydana gelebilmektedir. Böyle durumlarda nafaka artırım davası talebi ile nafaka artırımı mümkündür.
Yoksulluk nafakası, boşanma sonucu bir taraf yoksulluğa düşecek ise diğer taraftan talep edilecek nafaka türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer tüm nafaka türlerinde açıkladığımız gibi bu nafaka türünde de yoksulluk nafakasını ödeyecek olan tarafın sosyal ve ekonomik durumu göz önünde bulundurularak belirlenir.
İştirak nafakasının aksine yoksulluk nafakası söz konusu olduğunda, eşinden daha fazla kusurlu olan taraf yoksulluk nafakası alamamaktadır. Kusurun ispatı bu açıdan çok önemlidir.
Yoksulluk nafakası isteyen taraf;
Yoksulluk nafakasının süresi konusunda yasada herhangi bir sınırlama bulunmamaktadır. Nafaka alacaklısının yeniden evlenmesi veya taraflardan birinin ölmesi halinde yoksulluk nafakası kendiliğinden sone erecektir. Bunun yanı sıra boşanma gerçekleştikten sonra nafaka alan diğer eş yeniden evlenmeden fiilen evli gibi yaşaması, yoksulluk halinin ortadan kalkması, haysiyetsiz hayat sürmesi veya nafaka ödeyen tarafın ödeme gücünü tamamen yitirmiş olması hallerinde de dava açılarak Hakim kararıyla kaldırılması mümkündür.
Mizgin Doğan Hukuk Bürosu © Copyright 2019 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.
[Kod-Blog-Icerik]